Avarız Akçesi Vakfı hangi masrafları karşılar?
AVARİZ VAKFI: Osmanlı döneminde ihtiyaç sahiplerine Avariz vergilerini ödemeleri ve ihtiyaç sahiplerinin diğer ihtiyaçlarını karşılamaları için yardım eden yerel sosyal yardım kuruluşları. Avariz vakıfları, Osmanlı İmparatorluğu’nda sıklıkla ve giderek artan bir şekilde tahsil edilen Avariz vergilerini ödemek için köylerde ve mahallelerde kurulan vakıflardır.
Avarız vergileri nelerdir?
Avârız, Osmanlı İmparatorluğu döneminde ihtiyaç zamanlarında insanlara uygulanan mali, ayni ve mülk vergisiydi. Bu vergi hem Müslümanlardan hem de gayrimüslimlerden toplanıyordu. Ancak zamanla kalıcı bir vergi haline geldi. Günümüz Türkiye’sindeki deprem vergileri de tam olarak böyledir.
Avarız vakıflarının Osmanlı toplum hayatına katkıları nelerdir?
Bu bağlamda toplumun her kesiminden ihtiyaç sahibi insanlara yardım ulaştırılmış, iş yaratılmış ve kredi ihtiyaçları karşılanmıştır. Kentten en küçük yerleşim yerine kadar her alanda etkin rol oynayan vakıf fonlarının sosyal hizmetlerin sürdürülebilirliğine katkı sağladığı anlaşılmaktadır.
Avarız vergisini kim kaldırdı?
II. Bayezid, savaş ve deprem gibi olağanüstü durumlarda devletin hızlı bir şekilde tahsilat yapabilmesi için bu vergiyi getirmiştir. Bu vergi zamanla amacından uzaklaşmış ve halktan sürekli olarak tahsil edilmeye başlanmıştır. Tanzimat’ın ilanıyla Avarız vergisi tamamen kaldırılmıştır.
Avarız Vakfı ne iş yapar?
ARİZ VAKFI: Bazı köy ve mahallelerde hayır amaçlı vakıflar, fakir ve vefat edenlerin teçhizat ve elbiseleri, hasta ve sakatların yiyecek, iaşe ve tedavileri, kuvvet ve gelir temini, köy ve mahallelerin kuyu, çeşme ve su yollarının tamire muhtaç olduklarında tamiri için gelir sağlamaktadır.
Avarız vakıfları nasıl tanımlanır?
Avârız vakıfları, özellikle Osmanlı İmparatorluğu’ndaki bir bölgeden aldıkları nakit paralar olmak üzere, o bölgedeki hayırseverlerden veya zenginlerden para toplayarak vergi ödemek için kurulan parasal vakıflardır. Bu vakıflardan elde edilen gelirle, kamuya herhangi bir yükümlülük getirmeden avarız ödenmiştir.
Haraç kimlerden alınır?
Osmanlı uygulamasında, hem Haracî arazisinden ve gelirlerinden, hem de gayrimüslimlerden kişi başına alınan bir vergidir. Cizye ödemekle yükümlü olanlardan harâc-ı ruûs (harac-ı kelle), araziden ise harâc-ı araş (bağ haraç) alınır.
Reaya sınıfında kimler vardır?
Reaya, toplumun başlıca üretken kesimleridir, yani çiftçiler, tüccarlar ve zanaatkarlar ve tüccarlar, yani Sultanlık belgesi olmayan gruplardır. Kelimenin anlamı yönetilen ve idare edilen insanları ifade eder ve genellikle Osmanlı tebaası ve özellikle üretici çiftçiler için kullanılır.
Gerdek vergisi nedir?
Osmanlılarda evlilik veya düğünler için alınan bir vergi. Osmanlı mali terminolojisinde genellikle vergi için kullanılan bir terim. Osmanlı maliyesinde devlet tarafından alınan vergi ve ücretlerin genel adı.
Vakıfların sağladığı faydalar nelerdir?
Vakıflar yüzyıllardır özellikle konut, eğitim ve sağlık alanında toplumsal uyumu güçlendirmeye, toplumsal ihtiyaçları karşılamaya ve taraflar üzerinde doğrudan veya dolaylı ekonomik etki yaratmaya yönelik faaliyetler yürütmektedirler.
İlginç vakıflar nelerdir?
Araştırmaya dahil edilen diğer ilgi çekici vakıflardan bazıları ise şöyle: Kuyu Açan Vakıf, Helva Dağıtan Vakıf, Gölleri Temizleyen Vakıf, Doktorların İyi Davranışlı Olmasını İsteyen Vakıf, Helalizasyon Vakfı, Riversides’a Söğüt Diken Vakıf, İflas Eden Tüccarlara Yardım Eden Vakıf.
İslam tarihinde ilk vakıf kime aittir?
Tarihte ilk vakıf; Hz. Ömer (r.a.)’in Hayber’in fethinden sonra ganimet olarak eline geçen bir araziyi, satılmamak, miras bırakılmamak ve hibe edilmemek şartıyla fakirlerin, kölelerin, misafirlerin ve Allah yolunda olanların faydalanması için bağışlaması olduğuna inanılmaktadır.
Avârız vergisi nedir kısaca?
Literatürdeki genel tanımına göre Nuzul vergisi, özellikle savaş zamanlarında ordunun ihtiyaçlarını karşılamak için oluşturulan ve avariz adı verilen verginin nakit vergiye dönüştürülmesiyle ortaya çıkan bir yükümlülüktür3.
Avârız vergisi neden sürekli hale geldi?
Hem Müslümanlardan hem de gayrimüslimlerden alınan avârız vergisi, başlangıçta savaş gibi istisnai durumlarda devletin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla konulmuş olsa da zamanla savaşların uzaması ve devletin mali durumunun kötüleşmesi nedeniyle kalıcı hale gelmiştir.
Osmanlıda gayrimüslimlere ne denirdi?
“Kafirun”, “kuffâr”, “kafere” terimleri kullanılmıştır. “İnananlar ve inanmayanlar” olarak ifade edilen bu sınıflandırma, “Müslümanlar ve gayrimüslimler” olarak da ifade edilebilir. “Gayrimüslim” terimi genellikle Müslümanlar dışındaki tüm grupları ifade eder.
Örfi vergiler hangileri?
Örfî vergilere örnek olarak “İmdadiye-i Sefer”, “İmdadiye-i Hazeriyye”, “Avarız Sikkesi”, “Fiyat-ı Nuzul”, “Yiyecek Bedeli”, “Kürek Ücreti”, “Kaftan Bedeli” ve “Menzil Malları” gibi vergiler verilebilir. Örfî vergilerin alınmasının başlıca sebebi, sürekli devam eden savaşlar nedeniyle finansman ihtiyacıdır.
Osmanlı’da vergi çeşitleri nelerdir?
Sayıları bilinen bu vergi çeşitleri şunlardır: Zekât, Zekât-ı Sevâim (Osmanlı’da Ağnam vergisi olarak kabul edilen hayvanlardan alınan vergi), şür (tarım ürünlerinden alınan vergi), Rikâz (maden ve hazine vergisi) ve Zekât -ı âşir (gümrük vergisi), Cizye (gayri müslim tebaadan alınan cizye), haraç (gayri müslim tebaadan alınan vergi…)
Cerime vergisi nedir?
Cerime, Bad-i-Heva anlamında bir vergi/ceza olarak kabul edilir. Tam da bu şekilde değerlendirildiği için, suça bağlıdır. Bu vergi sınıfındaki sınıflandırma, suçun ne zaman keşfedileceğinin ve cezanın ne kadar yüksek olacağının kesin olmaması gerçeğine dayanmaktadır.
Cizye vergisi ne kadar?
Bu yeni düzenlemeyle cizye vergisi Ala’da 60 kuruş, Evsat’ta 30 kuruş ve Edna’da 15 kuruş olarak alındı. Bu düzenlemeyle belirlenen miktarlar, kelle vergisi kaldırılıncaya kadar yürürlükte kaldı.